Türkiye’de gelir adaletsizliği bankacılık verileriyle bir kez daha gözler önüne serildi. 2024 yılı sonunda, bankalardaki toplam mevduatın yüzde 80,6’sı yalnızca yüzde 1,03’lük bir kesimin elinde toplandı. Ekonomistler, bu durumun sosyal ve ekonomik dengeleri tehdit ettiğini vurguluyor.
Türkiye’de gelir dağılımındaki uçurum, bankalardaki mevduat verileriyle bir kez daha gözler önüne serildi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) 2024 yıl sonu verilerine göre, bankalarda 1 milyon lira ve üzeri mevduata sahip olan mudiler, toplam mevduatın yüzde 80,6’sına sahip olarak yeni bir rekor kırdı.
Zenginler daha da zenginleşti
BDDK verilerine göre, bankalarda 1 milyon lira ve üzeri mevduata sahip kişi ve kurumların sayısı toplam mudilerin yalnızca yüzde 1,03’ünü oluşturuyor. Ancak bu küçük kesim, bankalardaki toplam mevduatın büyük bir bölümünü elinde tutuyor. Ekonomistler, bu durumun Türkiye’de gelir adaletsizliğinin giderek derinleştiğine işaret ettiğini belirtiyor.
Öte yandan, düşük gelirli vatandaşların banka hesaplarında ise ciddi bir küçülme olduğu gözlemleniyor. En düşük mevduat grubunda yer alan mudilerin toplam mevduat içindeki payı giderek azalırken, özellikle yüksek enflasyonun etkisiyle vatandaşların birikim yapmasının giderek zorlaştığı belirtiliyor.
Ekonomik dengesizlik derinleşiyor
Ekonomist Prof. Dr. Ali Yılmaz, konuya ilişkin değerlendirmesinde, mevduat dağılımındaki bu uçurumun sosyal ve ekonomik sonuçları olacağını belirterek, “Türkiye’de ekonomik büyüme rakamları yüksek görünse de servet dağılımında büyük bir dengesizlik söz konusu. Geliri yüksek olanlar servetlerini artırırken, düşük gelir grupları enflasyon karşısında daha da zor duruma düşüyor. Bu durum, uzun vadede ekonomik istikrarı tehdit edebilir” dedi.
Ekonomistlere göre, mevduatın büyük kısmının az sayıdaki kişi ve kurumun elinde toplanması, piyasada nakit akışını da olumsuz etkiliyor. Paranın geniş kitleler yerine belli bir zümrede yoğunlaşmasının ekonomik büyümeye olumsuz yansıyabileceği ifade ediliyor.
Yetkililerden açıklama bekleniyor
Hükümet yetkilileri ve ekonomi yönetiminden konuya ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmazken, artan gelir eşitsizliği karşısında atılacak adımlar merakla bekleniyor. Uzmanlar, gelir adaletini sağlamak için vergi politikalarında reform, sosyal desteklerin artırılması ve enflasyonla daha etkin mücadele edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Özellikle asgari ücretle geçinen milyonlarca vatandaş, alım gücünün her geçen gün düştüğünü belirtirken, ekonomik eşitsizliğin toplumda sosyal huzursuzluk yaratabileceği konusunda uyarılar yapılıyor.