İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Selcan Taşçı, partisinin Meclis Grubu tarafından hazırlanan, gazetecilerin özlük hakları ve iş güvencelerini de kapsayan 14 maddelik kanun teklifine ilişkin bilgi verdi.
TBMM’de düzenlediği basın toplantısında konuşan Taşçı, teklifle gazetecilere yönelik hak ihlallerinin önüne geçmeyi amaçladıklarını belirtti. Taşçı, gazetecilerin askerlik sürecinde son aldıkları ücretin yarısının ödenmesini öngören mevzuata aykırı sözleşmelerin imzalatılmasının engelleneceğini söyledi.
Kadın gazetecilerin sözleşmelerinin hamilelik gerekçesiyle feshedilememesinin güvence altına alınacağını belirten Taşçı, doğum ve ölüm izinlerinin de tüm gazeteciler için düzenleneceğini kaydetti. Esnek çalışma saatlerinin gazeteciler aleyhine kullanılmaması amacıyla, beş günlük fiili çalışmanın ardından iki günlük ücretli dinlenme izni öngörüldüğünü ifade etti.
Taşçı, kamu kurum ve kuruluşlarının bilgilendirme toplantılarında gazetecilere yönelik akreditasyon uygulamasının yasaklanacağını, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmesinin ardından denetim boşluğu oluşan TRT’nin Sayıştay denetimine tabi tutulacağını bildirdi.
Kanun teklifinde, medya kuruluşlarının yönetim yerinin, sahibinin, temsilcisinin, sorumlu müdürün adlarının ve yayın türünün açıkça belirtilmesinin zorunlu hale getirilmesi de yer alıyor. Ayrıca yapay zeka tarafından üretilen içeriklerin bu şekilde üretildiğinin görünür şekilde belirtilmesi düzenleniyor.
Gazetecilerin haber kaynağını açıklamama hakkının kapsamının genişletildiğini belirten Taşçı, “Devletin güvenliğine, milli savunmaya, devlet sırlarına karşı suçlar ile casusluk ve kamu barışına karşı suçlar” dışında kalan durumlarda da bu hakkın korunacağını söyledi. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na “gazetecilik faaliyetlerinin” de dahil edileceğini, TRT çalışanlarının basın kartlarına ise kısıtlama getirileceğini ifade etti.
Gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel’in gözaltına alınmasına da değinen Taşçı, yaşanan süreci hukuksuz olarak nitelendirerek, “Timur Soykan’a ve Murat Ağırel’e bir kere daha geçmiş olsun diliyorum. Ama gazetecilikten dolayı soruşturmaya uğradıkları, evleri basıldığı, dijital materyallerine el konulduğu ve adli kontrolle serbest bırakıldıkları bir süreçte sevinemiyorum,” dedi.
Basın hürriyeti talebinin belli kişilere indirgenmemesi gerektiğini vurgulayan Taşçı, “Mücadelemizin öznesi Timur Soykan, Murat Ağırel ya da herhangi bir başka isim değildir. Mücadelemizin öznesi gazeteciliktir,” ifadesini kullandı.
“Gazetecilik uyan borusu çalma mesleğidir” diyen Taşçı, gazetecilerin korkmaması gerektiğini, asıl korkması gerekenlerin işlenen suçlardan sorumlu olanlar olduğunu söyledi.