Haber ajansları nereye koşuyor?
Bugün konumuz haber ajansları.
Geçmişin kudretli haber ajansı anlayışı eridi ve gitti.
Sanki sona eriyor gibi.Çünkü haber ajanslarının yaptığı her şeyi herkes yapıyor bir görüntü hakim.
Canlı yayın yapan yapana. Önüne gelen amatörce canlı yayın yapıyor.
Bilen de yapıyor, bilmeyen de. Herkes düğün fotoğrafçısı gibi.
Kendi canlı yayınlarını kuranlar. Sosyal medya sözde fenomenleri.
Medya ismini alan her şey adına işin çılgını çıkartıyorlar.
Tabi ki bu durum bizlere de zarar veriyor. Medya ismini alınca herkes kendini gazeteci sanıyor.
O zaman da kendi iş aslını unutuyor. Ne diyelim bazıları soytarı olma yolunu seçiyor.
Akıllı telefonlar bir yönden iyi başka yönden olumsuzluk içeriyor.
Dediğim gibi haber ajanslarının eski şaşalı günleri yok.
Zonguldak tarafından bakarsak geçmiş şaşalı günlerinde çok tartışmaları da yaşamışlar.
Bazı haber ajanslarının kavga, gürültü ve çeşitli menfaat sonucu özünden ayrıldığına şahit olunmuştur.
Neyse ki, bir kısım haber ajanslarına yakışmayan o günler çok geçmiş zamanlarda kaldı.
Bugün ise en azından öyle geçmiş dönemde ki gibi bazı şaibeli durumlar olmuyor.
Haber ajansları abonelerine yönelik önemle çalışıyorlar ama farklı bir haber çalışması izliyorlar.
Geçmişin 24 saat çalışma performansı artık yok. Nöbet tutma sistemi de bile kalktı.
İHA yerel basına geçmişten bugüne gerekli katkıyı ücreti mukabilinde önemle yapıyor.
En azından gazetecilerin haber adına yardımcı kuruluşu görevinde.
İHA ayrıca kadrolaşma adına cimri bir davranış içerisinde. Bu konuda bölge müdürlüğünün de tasarrufu önemli.
Bizce bu durum acil odaklı düzeltilmeli, tasarrufu çalışan kısmında gerçekleştirilmeli.
İHA Bölge Müdürlüğü çalışma adına il merkezine personel takviyesi yapmalı. Bu daimi kadro olarak gerçekleşmeli.
Kaşe ile gerçekleşen çalışma sonucu oluşan ucuz çalışma sistemi ve anlayışından vazgeçilmeli.
Bu uygulama SGK tarafından yasal, uygun ve geçerli olarak da kabul edilmiyor.
DHA ise haber ajansı olarak eski konumundan ve durumundan çok uzak görüntü sergiliyor.
Birçok yerde bürolarını kapatıyor.
Zonguldak’ta da mobil çalışıyor. Tek bir çalışanla görev yapılıyor. Büroları yok, göçebe gibi yaşıyorlar.
Başkasının büroları ile emanet çalışma ne kadar başarılı olur. DHA büroya kavuşmalı.Logosunu da görünen bir yere asmalı.
DHA bölgeye hitap ediyor.
DHA’ da bugün için zaman ayarlı değil, zamanı kendilerinin belirlediği bir haber anlayışına hakim olarak görev yapılıyor.
Kaşeli gazete çalıştırma anlayışı DHA içinde geçerli. İlave kadro yapmama hastalığı DHA’ da mevcut.
Maalesef bu ucuz iş gücü anlayışından vazgeçilmiyor.
AA için ise birkaç paragraf açabiliriz.
AA adına devlet desteği önemli ve çok büyük etken.
Her yıl büyük ekonomik mali katkı kamu adına geniş kapsamlı veriliyor.
Anadolu Ajansı’nın aslında özerk bir yapısı mevcut, çok güçlü yönetim şekli ve işleyişi var.
Bugün için yeni habercilik anlayışına göre çok ekiple değil, az ve tasarruflu bir çalışmayı öne çıkartıyor.
O zaman da haber ajansları adına keyfe keder bir durum ortaya çıkıyor.
Yurt içi ve yurt dışı olmak üzere AA her yerde var.
AA‘da Zonguldak’ta tek sorumlusu ile yol alıyor.
Yeni kadro verilmedi. Verilmesi için olan girişimler de çok uzadı.
Uzun zamandır kadro eksiği çok güçlü hissediliyor.Bakalım ne zaman giderilecek?
Bunun yanında AA’da kaşeli muhabir çalışması mevcut. Haber yapımı mukabilinde ücret anlayışı hakim.
Kaşeli muhabirlere basın kartı bile veriliyor.
Basın kartı adına hiçbir kriter aranmaması da ayrı bir soru işareti olarak ortada duruyor.
Maddi ve manevi karşılığı alınan hizmete kart niye verilir çok da anlayamıyorum?
Üstelik orijinal kart verilmesi kurum için hoş ve etik anlayışa uygun olmuyor.
Kaşeli çalışma düzeni çalışma bakanlığı nezdinde ivedilikle incelenmeli.
Bu ucuz ve kayıt dışı çalışma bir şekilde sona erdirilmeli kanısındayız.
Meslektaşlarımızın kadrolu olması tarafındayız.
Basın sektöründe yer alan meslektaşlarımız bu tür çalışmayı kabul etmemeli.
Bazen sadece basın kuruluşu olması ve basın kartı taşıma hevesi adına kaşeli veya sözde temsilcilik adı altında, gazetecilik kisvesi altında çalışanları görebiliyoruz.
Maalesef bazı kamu, kurum ve kuruluşlarda, yerel yönetimler, oda ve benzeri yerlerde basın sektörü dışında kadrolu çalışanların ikinci bir iş olarak
gazetecilik mesleği yapma heveslerini açgözlüce görebiliyoruz.
Bizim meslek her daim cazibe merkezi. Ne diyelim?
Burada tabi ki işveren kesiminin, yetkili ve sorumlu isimlerin çalışanının işi ve gücü bırakıp başka işlere angaje olmasına tahammül etmesi bizce sorgulanmalı…
Kendi mesleğine sahip çıkmayanın bizim mesleğimize sahip çıkmasını beklemek ne derece doğru olur.
Bunlardan hayır gelmez diyoruz ama anlatamıyoruz.
İkinci el araç gibi bizim meslekte yer alma hevesinde olanların artık tercih yapma zamanı geldi de geçiyor.
Çünkü Zonguldak merkezden bakınca kadro yapılanması, üç haber ajansı adına toplamda profesyonel yapıda birer kişi ile yol alınılıyor.
Kaşe sistemi gazetecilik ile haber ajansları tarafından maalesef ucuz maliyetli muhabir çalıştırma yolunu seçerek, tasarrufu da bu şekilde sağlıyorlar.
Bu durum da aynı zamanda kaliteli ve hızlı habercilik anlayışını görmemiz adına engel teşkil ettiğini
ifade edebilirim.
Haber ajansları bugün adına çok haber üretmek değil, az olsun, öz olsun, nitelikli olsun, kalifiye ve ayrıcalıklı olsun, ses getirsin ve kamuoyunda karşılık bulsun anlayışı hakim görüşündeyim.
Haber ajanslarını eski güçlü günlerini özlüyoruz, istiyoruz.
Haber ajansları çok daha güçlü olması adına elimizden geleni yapacağız.
Profesyonel yapı. Deneyimli ve tecrübeli kadro yapısı, özel haberlere yoğunlaşan bir durum ve konum.
Yerel medyanın çok güçlü desteklenmesi.Yaygın basında haber farklılığının öne çıkması. Uydu yayın dahil tüm Televizyon ve radyolara görüntülü haber geçilmesi,Kurumsal internet haber sitelerine yönelik çalışma içerisinde olunması. Yazılı basın ile ilgili röportaj ağırlıklı çalışmalar. Tabi ki bu başlıkları daha da artırabiliriz.
Haber ajansları ben de varım demeli. Mobil durumlar sona ermeli, kadro yapılanmasın da cimrilik bitmeli. Haber ajanları tasarruf adına küçük ölçekte çalıştırılarak başarı elde edemezler.
TRT içinde bu dediğimiz geçerli. Devasa bir TRT kadro yapılanması var. Aynı durumu ülke geneline yayamıyoruz, Hiçbir il’de TRT temsilcisi yok, varsa hiçbir varlığı yok. Çünkü her temsilcinin başka asli görevi olunca, basın ile iştigal etmeyince, o zaman TRT temsilciliği anlam ifade etmiyor. Örneğin mobilyacıya, kasap ve manav sektöründe olanlara veya benzer başka sektörde yer alan isimlere geçmiş de hasbelkader bir fotoğraf makinesi tuttu diyerek temsilcilik verilir mi? verilirse olacağı budur.
Geçmişin çok kudretli haber ajansı ANKA bugün adına yeni bir yapılanma içerisinde. Yurt içi ve dışı yeni sermaye yapısı ile ben de varım diyor. Profesyonel bir yönetim işbaşında. Yerel yapıya önem veren bir durum ve konumları var. Yaygın basın adına da ciddi çalışmalar içersindeler. İllerde temsilciliklerini gazeteci kökenli isimlerden seçerek, hızlı habercilik adına adımlarını güçlü atıyorlar. ANKA ben de varım diyor. Ve inanıyorum ki yakın zamanda ANKA her yerde kendini gösterecektir.
TRT temsilcilik adına çok daha titiz olmalı.TRT ismini temsil edenler saygın olmalı.TRT ismini herkes taşıyamaz ve menfaat elde edemez.. Temsilciler kadrolu ve maaşlı olmalı. İl genelini de temsil etmeli, haber ajansı konumunda çalışmalı. Ekip ve teçhizatı da olmalı. Bürosunun tanzimi sağlanmalı, amblemi ve logosu ile ben buradayım demeli.
Ayrıca devam edersek,
Ajanspres gibi bazı medya takip merkezleri haber ajanslarından daha fazla personel çalıştırıyor.
Daha fazla gelir elde ediyor. Tüm habercilerinde haberlerini çok bir kısmını ücretsiz ve bir kısmını da çok az maliyetle alarak, mülki amirlikler dahil, tüm kamu kurum, kuruluşlar, kurumsal özel sektör kuruluşları, yerel yönetimler, siyasi partiler, oda ve benzeri kurumlar dahil, yıllık abone usulü satarak zenginliğine zenginlik katıyor. Yaygın ve yerel basında bunu seyrediyor, haber ajansları ise bu oluşuma istemeden destek çıkıyor.Bizim hammaddemiz ile medya takip merkezleri zenginliklerine zenginlik katıyorlar.
Ne diyelim. Haber ajanslarını kendine gelmeye davet ediyor, profesyonel yapıda büyüyerek ilerlemeyi hayata geçirmeli kanısındayız. .
Tabii ki tüm bunlar benim düşüncem. Sizce?
Zonguldak’ta basın olmak, adlı yazılarımız sürecek.
Şimdilik nokta….