Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem’in açıkladığı yeni karar, bana göre yalnızca bir ulaşım projesi değil, aynı zamanda şehir yönetiminde doğru bir vizyonun işareti.
Belediyenin yolcu taşımacılığı hizmetinde sona gelinmesi ve kısa süre içinde belediye filosunun devreye girecek olması, kent halkı için hem ekonomik hem de sosyal anlamda önemli bir gelişme.
Başkan Erdem’in Ankara’da firmalarla yaptığı görüşmelerin amacı, otobüsleri yerinde görmek, fiyatları değerlendirmek ve belediye bütçesine en uygun şartlarda alım yapmak olmuş.
Her aşamada belediyenin mali imkanlarının ön planda tutulması ise, işin ciddiyetini ve uzun vadeli planlamayı gösteriyor.
Bir başka firmayla yapılan olumlu görüşmelerin ardından anlaşmaya yaklaşılması, sürecin somut adımlarla ilerlediğini kanıtlıyor.
Erdem’in “Tıpkı geçmişte olduğu gibi Zonguldak Belediyesi, kendi otobüs filosuyla vatandaşlarımızı taşıyacak” ifadesi, kentte kamusal hizmet anlayışının yeniden güçleneceğinin sinyali.
Bu proje yalnızca bir ulaşım hizmeti değil, aynı zamanda ekonomik sıkıntı yaşayan vatandaşlara doğrudan destek.
Üstelik toplu taşıma, sadece A noktasından B noktasına gitmek değil; farklı kesimlerden insanların bir araya geldiği, kentin sosyalleşme alanlarından biridir.
Ben yıllardır savunurum: Belediyeler, şehir içi taşımacılığı kendi bünyelerinde yürütmelidir.
Özelleştirmeler sonrası yaşanan aksaklıkları hepimiz gördük. Bir zamanlar her belediyenin Kanalizasyon Otobüs Su (KOS) işletmeleri vardı.
O dönemlerde ne ulaşımda sıkıntı yaşanırdı ne de ücret tarifeleri vatandaşın cebini zorlardı. Ücretsiz seyahat hakkı bulunanlara da hiçbir sorun çıkarılmazdı.
Bugün ise bazı özel halk otobüsü şoförlerinin serbest seyahat hakkından yararlanan vatandaşlara karşı tepkili davranabildiğini görüyoruz.
İşte bu durum, toplu taşımada kamunun rolünü daha da önemli kılıyor. Belediyeler, vatandaşın hem hakkını hem de bütçesini koruyacak şekilde bu hizmeti kendi imkanlarıyla vermeli.
Zonguldak Belediyesi’nin attığı bu adım, sadece kente değil, tüm Türkiye’ye örnek olmalı.
Kendi filosunu kuran, toplu taşıma hizmetini doğrudan üstlenen belediyeler, hem halkına güvenli ve ekonomik ulaşım sunar hem de sosyal bütünleşmeyi destekler.
Kısacası, bu kararla Zonguldak bir kez daha gösterdi ki; toplu taşıma kamunun elinde olursa, kazanan her zaman vatandaş olur.
